logo

FELSEFE VAZGEÇİLMEZDİR


Coşkun Özdemir
prof.coskunozdemir@gmail.com

40’lı yıllarda lisede felsefe dersimiz vardı. Çok sevmiştim o dersi. Olgunluk imtahanın da seçim yapabiliyorduk. Ben felsefeyi seçtim ve imtahana ondan girdim. Daha sonraki yıllarda #BertrandRussel’in ”Felsefe Meseleleri” kitabını okumuştum. İlgim böyle derinleşti. Düşünerek yaşayan bir insanın felsefesiz yapamayacağını çok iyi anladım.

AYDINLANMA EN BÜYÜK YOKSUNLUĞUMUZ

Yazık ki bugün Türkiye eğitiminde felsefeye önem verilmiyor. Onsuz bir eğitim ülkeyi çıkmaza sokacaktır. Bazı İslamcı gruplar felsefe eğitimine karşı çıkarlar. İlk Avrupa’ya çıkışım, 30 yaş civarında olmuştur. Belçikalı bir profesör bana “avicennayı” okur musunuz diye sormuştu. Bilmiyordum, kimdir o diye sordum. İbn-i Sina imiş. Avrupalı onu böyle anıyor. Onu bir çok defa tercüme ettiklerini öğrendim.

Avrupalı islam filozoflarını tanıyor onları okuyordu. İbn-i Haldun, İbn-i Rüşt, Farabi, El kindi, Biruni’den başkaları da var. Onlar Antik Yunan eserlerini Arapça’dan tercüme ediyor ve yayıyorlardı. Felsefe soru sormaktır, merak etmektir, aramaktır, kuşkulanmaktır, tartışmaktır. İslamda yasaktır bunlar ama bu saydığım isimler hem müslüman hem felsefecidirler. Avrupa onlardan yararlanmıştır. Çeşitli kaynaklarda ifade edildiği gibi Avrupa’nın reform ve rönesansında ilham kaynağıdırlar. Avrupa o yıllarda (10-14 yüzyıllar) kilisenin baskısı zulmü altındadır. Sonra Copernicus, Kepler, Galileo çıkar ortaya.

Osmanlı bu aydınlanmacılardan yararlanmaz. Bu filozofları rahat bırakmazlar. Eziyet ederler suçlarlar. Yine ünlü bir müslüman İmamı #Gazali ünlü fetvayı verir. İçtihat kapısı kapanmıştır. Kuran varken soru sormak tartışmak aramak, şüphe etmek olamaz. İmam Gazali yasakları ile İslam dünyasını karanlığa sürüklemiştir. Osmanlı yazık ki İmam Gazali tarafında olmuştur.

Avrupa’da daha 12. yüzyılda ilk üniversiteler kurulduğuna göre acaba felsefeden tümü ile uzak mıydılar?

Bunu ünlü felsefecimiz Betül Çotuksöken’e sordum. “Hayır” diyor Çotukkesen, Avrupa’da Aristo’yu kesintisiz izleyenler vardı. William Ockham, Boethius, Abelardus bunlar arasında.

Osmanlı’nın hele Fatih gibi bilime kitaba önem veren kütüphane sahibi bir padişahın İmam Gazali tarafını tutması Türk milleti için büyük talihsizliktir. Osmanlı felsefeden ve bilimden uzak kalmıştır.

Biz bilimle felsefe ile ancak Atatürk’le temasa geçebilmişizdir ama onları benimsemek kolay olmamıştır. Orta doğuya aydınlanmayı aklı bilimi getiren Atatürk’ten yararlanmayı bilemediklerini büyük bir üzüntüyle karşılarım.

Felsefe günü kutlu olsun!

Prof.Dr. Coşkun Özdemir

Paylaşın:
Etiketler: » » » » » » »
Share
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Yüksek Seçim Kurulu Ataşehir’de Başkanlık İçin Yarışacak Adayları Açıkladı

    06 Mart 2024 Ataşehir, Ataşehir Belediyesi, Gündem, Köşe Yazıları, Manşet, Siyaset, Son Dakika, Üst Manşet

    Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak olan Yerel Seçimlerde Ataşehir Belediye Başkan adaylığı başvurusu kabul edilen isimleri açıkladı. Recep Kenan / itvhaber.com 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde Ataşehir Belediye Başkan adaylığı başvurusu yapanlardan Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından adaylığı kabul edilen isimleri açıkladı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından yapılan açıklamada, 31 Mart yerel seçimleri Ataşehir Belediye Başkan adaylığı kesinleşen isimler ilan edildi. ATAŞEHİR’DE 1 BAĞIMSIZ 19 ADAY SANDIK Y...
  • ‘CHP İstanbul İlçe Başkan Adayları Netleşiyor’ mu?

    17 Aralık 2023 Köşe Yazıları

    Önceki gün toplanan CHP Parti Meclisi (PM) toplantısında belirlenen 4 Büyükşehir Başkan adayı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı da açıklandı. Recep Kenan / itvhaber.com CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel tarafından CHP Parti Meclisi (PM) toplantısının ardından yapılan açıklamada, 4’ü Büyükşehir, 6 il ile birlikte 227 seçim bölgesinin belediye başkan adayının belirlendiği kaydedildi. CHP’nin 31 Mart 2024 yerel seçimleri belediye başkan adaylarının bir bölümünün ay sonuna kadar, kalan adaylıkların ise; anket, eğilim yoklaması ya ...
  • SEN ÖLMEDİN Kİ!

    09 Kasım 2023 Köşe Yazıları

    Yıl bin dokuz yüz otuz sekiz. Kasım’ın onu. Hatta saat dokuzu beş geçiyor. Dolmabahçe’deve ülkede matem havası. Bedenen bitmiş bir yaşam süreci ama fikren bitmemiş ve hiç tebitmeyecek bir zaman süreci. Çünkü, bir söylevinde şöyle diyordu Gazi Mustafa Kemal Atatürk;“Benim naçiz vücudum bir gün toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebetyaşayacaktır.” Başka bir söylevinde de “Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demekdeğildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.” İşte bu söylevlerine ...
  • YÜZÜNCÜ YILINDA CUMHURİYET

    28 Ekim 2023 Köşe Yazıları

    Yıl bin dokuz yüz yirmi üç hem de yirmi dokuz ekim. Hatta bir gün öncesi, yirmi sekiz ekimde. Gazi Mustafa Kemal devleti yönetecek kadrolarıyla meclis kürsüsünde “Efendiler, yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz.” Tüm meclis olağanüstü bir refleksle alkış tufanına boğulur. Neden mi? Tabi ki, yıllar süren esaret. Özgürlüğe susamışlık. Tek adamlık ve işgalden kurtulmak. Demokrasiye geçmek. Halkın egemenliği. Ve nihayet 29 Ekim’de Cumhuriyet ilan ediliyor.  Demokrasiye geçiliyor. Tek adamlıktan kurtulunuyor. Halkın iktidarı gerç...