Son Dakika
CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt TBMM Genel Kurul’da Gezi Parkı Direnişinin neden tüm ülkeye yayıldığını ve direnişin ardındaki sosyolojik ve psikolojik nedenleri anlattı.
CHP’Lİ ÖĞÜT GEZİ DİRENİŞİNİN SOSYOLOJİK VE PSİKOLOJİK NEDENLERİNİ ANLATTI
Bundan tam 3 hafta önce başlayan ve son bir kaç gündür eylemin şekli değişen Gezi Parkı Direnişi hala kamuoyunun birinci gündem maddesi ve bir süre daha da öyle olacak gibi görünüyor. CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt de konuyu bir kez daha TBMM gündemine getirdi. Genel Kurul’da yaptığı konuşmada Öğüt, hükümetin 3-5 ağaç yaklaşımıyla baktığı Gezi Parkı Direnişinin neden tüm ülkeye yayıldığını ve direnişin ardındaki sosyolojik ve psikolojik nedenleri sıraladı.
40 YIL ÖNCEKİ İŞÇİ DAYANIŞMANIN RUHU BUGÜN TÜM HALKTA VÜCUT BULMUŞTUR
CHP’li Öğüt, 1970 yılının 15-16 Haziran tarihlerinde işçi sınıfının gerçekleştirdiği özellikle de birleşen işçilerin güçlerini idrak etmeleri açısından en önemli, en büyük ve en etkili eylem olarak tarihe geçen sendikal hareketin 40. yıldönümüne denk gelen bu halk direnişinin bu kez sadece işçilerden ibaret olmadığını, genç-yaşlı, işçi-memur, emekli-emekçi, esnaf-öğrenci, AKP diktasına boyun eğmeyeceğini söyleyen milyonlardan oluştuğunu söyledi.
“Tarihten ders almak, özellikle siyasette en önemli öğretidir. Halkın sesine kulak vermeyen liderler ve onun yöneticileri çökmeye, tarihin sayfalarında kaybolmaya mahkumdurlar” diyen Öğüt, Başbakan ve kabinenin diğer üyelerinin Gezi direnişine “3 tane ağaç için yaygara yapıyorlar” yaklaşımının gerçeği yansıtmadığını ifade etti.
Bu direnişin 3-5 ağaç için masumca direnen gençlerin bir sabah çadırlarının yakılıp yıkılmasına, onlara gaz bombaları ve TOMA’larla saldırılmasına tepki göstermek için başladığını ifade eden Öğüt, milyonları sokağa döken nedenleri şu şekilde sıraladı:
MİLYONLAR NEDEN SOKAKTA?
“Bu direniş, İstanbul’un bir yerinin daha beton yığınına dönmesini istemediğimiz, Haydarpaşa’yı yağmalatmak istemediğimiz içindir. Bu direniş; yıllardan beri insanları fişlediğiniz, aleyhinde konuşanları bir bir tespit etmek için cadı avına başladığınız içindir. Daha önce yürüyüşlere katılanlara “terörist” deyip öldürülmelerine cevaz verdiğiniz içindir. Bu direniş; hukuksuz gözaltılar ve sorgusuz sualsiz yapılan kötü muameleler, ülkenin dört bir yanında yarattığınız korku iklimi, Taksim’i; Kızılay Meydanı’nı 1 Mayıs alanı olmaktan çıkarttığınız içindir. Bu direniş; kutlamamamız için elinizden geleni yaptığınız millî bayramlarımız, Silivri’de hapsettiğiniz vekillerimiz, akademisyenlerimiz, gazetecilerimiz içindir. Halkımızı “Kürt-Türk, Alevi-Sünni, dindar-kindar” diye bölmeye çalıştığınız içindir. Bu direniş; laikliğin amaç değil araç olduğunu söylediğiniz, bu toprakta nefes almamızı sağlayan cumhuriyetimizin kurucularına “ayyaş” dediğiniz içindir. Halk açlık sınırında yaşarken “800 lira neyinize yetmiyor.” dediğiniz, işçiyi taşerona mahkum ettiğiniz; doktoru, hemşireyi, öğretmeni, öğrenciyi, polisi, askeri, memuru, mühendisi, esnafı değersizleştirdiğiniz; sendikaları, meslek odalarını işlevsizleştirdiğiniz; kendinizden yapamadığınız kurum ve kuruluşlarla türlü yollarla uğraştığınız içindir. Bu direniş, üniversiteleri bilim yuvaları olmaktan çıkarmaya, gençliği susturmaya çalıştığınız, değiştirip durduğunuz sistemlerle lise ve üniversite sınavlarına hazırlanan gençlerimizin psikolojilerini bozduğunuz, sınav sorularının çalınmasına göz yumduğunuz, atama sözü verdiğiniz öğretmenleri görmezden geldiğiniz içindir. Bu direniş, zengin çocuklarını askere göndermeyip fakir ocaklara ateş düşürdüğünüz içindir. Şehide “kelle”, çiftçiye “Ananı da al git.” dediğiniz, hayvancılığı ve tarımı yok ettiğiniz, vatan mallarını santim santim sattığınız, tıpkı köprü ve otoyol ihalesinde olduğu gibi halkı dinlemediğiniz içindir. Bu direniş, “komşularla sıfır sorun politikası” parolasıyla yola çıkılan yolda savaşın eşiğine geldiğimiz içindir; Uludere içindir, Reyhanlı’nın bütün canları içindir.
Bu direniş, mahkeme kararlarını dinlemeyerek hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin hukukunu egemen kıldığınız, kâh korkuyla, yıldırma politikasıyla kâh peşkeş çekilen ihalelerle kendi medyanızı yarattığınız içindir. Bu direniş, evimize, yatak odamıza, eğitimimize, imanımıza, soframıza karıştığınız, statların içine çoluk çocuk demeden gaz attığınız, karşısında İstanbul’u temsil eden belediye başkanı göremediğimiz içindir. 240 milyar dolar borcu 540 milyar dolara çıkarttığınız içindir. Bu direniş, özgürlüğün direnişidir”
Hala duran insanların gözaltına alındığını, sanatçıların tehdit edildiğini ifade eden CHP’li Öğüt, hükümetin kargaşadan faydalanarak Petrol Yasası’nı geçirdiğini, “faiz lobisi” diyerek faizleri yükselttiğini, borsayı zarar ettirdiğini, CHP’nin araştırma önergelerinin reddedildiğini belirtti.
“Yirmi gün sonra sığındığınız mahkeme kararını ilk gün uygulasaydınız gençlerimiz ölmeyecek, yaralanmayacak, Türkiye’yi düşürdüğünüz durum olmayacaktı” diyen Öğüt, halkın tek isteğinin demokrasi ve barış olduğunu sözlerine ekledi.
Etiketler: CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt » CHP'Lİ ÖĞÜT’TEN GEZİ DİRENİŞİNİN SOSYOLOJİK VE PSİKOLOJİK NEDENLERİ » Gezi Parkı direnişi » Gezi Parkı Direnişinin sosyolojik ve psikolojik nedenleri » Kadir Gökmen Öğüt » TBMM Genel Kurul
BENZER HABERLER