Çocuğun Hayatında Kalıcı Etkileri Olan Okul Öncesi Eğitimin Önemi

Okul öncesi eğitim, doğumdan, temel eğitime başladığı güne kadar geçen 0-6 yaş dönemini kapsayan çocukların yaşamlarında çok önemli bir dönemdir.

Çocuk ilk sosyal ilişkilerine ailede başlar, sonrasında anaokulu aracılığıyla dış dünyaya açılarak akran ilişkilerini geliştirir.

Çocuğun hayatında kalıcı etkileri olan okul öncesi eğitimin önemi büyüktür.

BÜMED MEÇ Okulları Rehberlik Birimi açıklamasına göre “Okul öncesi eğitim, çocuğun doğduğu günden temel eğitime başladığı güne kadar geçen 0-6 yaş arasındaki dönemi kapsayan ve çocukların daha sonraki yaşamlarında çok önemli bir yeri olan; fiziksel, zihinsel, sosyal-duygusal ve dil gelişimlerinin büyük ölçüde tamamlandığı, gelişim ve eğitim sürecinin temellerinin atıldığı en önemli dönemdir.” Çocuk ilk sosyal ilişkilerine ailede başlar, sonrasında anaokulu aracılığıyla dış dünyaya açılarak akran ilişkilerini geliştirir. Bu nedenle çocuğun hayatında kalıcı etkileri olan okul öncesi eğitimin önemi büyüktür.

Sağlıklı bir eğitim ve gelişim için 3 yaşından sonra tüm çocukların okul öncesi eğitim programına başlamasının öneminin altını çizen BÜMED MEÇ Okulları Rehberlik Birimi, her çocuğun bu süreçte aynı tepkiyi vermeyeceğini, kimi çocuk için heyecan vericiyken, kimi çocuk için sancılı bir süreç olabileceğinden bahsediyor. Çocuk, ilk güven duyduğu kişi olan annesinden veya bakım veren diğer kişilerden ayrılmakta zorlanabilir, okula ve öğretmenine alışmak için zamana ihtiyaç duyabilir. Adaptasyon döneminde yaşanabilecek sorunların doğal ve geçici olduğu unutulmamalı. Bu süreçte çocuğa karşı anlayışlı ve destekleyici olunması gereklidir.

Çocuk Birçok Farklı Sebepten Okula Gitmek İstemeyebilir…

Çocuk birçok sebepten okul öncesi eğitime başlamak istemeyebilir. Bunları başında en çok yaygın olanları; ayrılık kaygısı, çocuğun mizaç özellikleri, aile bireylerinin birbirine çok bağlı olması, bilinmezliğin verdiği kaygı, ebeveynleri tarafından terkedilme korkusu sıralanabilir. Bu korkularını ise; okula gitmekte isteksizlik, alt ıslatma, tırnak yeme, öfke nöbetleri, ağlama krizleri, kabuslar, aşırı huzursuzluk, fiziksel şikayetlerden yakınma, yemek veya uyku düzeninde bozulmalar olarak gösterebilir. Bu durumda anne babanın sabırlı, sakin, kararlı, iş birliğine yatkın ve ortak tutuma sahip olması bu süreci kolaylaştıran etkenlerdendir.

Okula Başlamadan Yapılacak Hazırlıklar Bu Süreci Kolaylaştırır…

BÜMED MEÇ Okulları Rehberlik Birimi, okul öncesi çağdaki çocukların okula başlama süreçlerinde evde yapılacak ön hazırlıkların çocuğun uyumunda büyük önem taşıdığını belirtiyor. “Çocuk öncesinde duygusal olarak hazırlanmalıdır. Mutlaka evde okulla ilgili olumlu konuşmalar yapılmalı, okul kavramı çocuğa verilmelidir. Okula başlama hakkında resimli bir hikaye kitabı okunabilir veya okula başlayacağı ilk gün hakkında konuşup bunu resmetmesi istenebilir. Hatta okula uyum sürecinde en sevdiği oyuncağını okula götürmesine izin vererek çocuğun kaygısını bir ölçüde azaltmasına yardımcı olunabilir. Okul alışverişine çocukla birlikte çıkılmalı ve ihtiyacı olan malzemeleri alırken onun da dahil olması sağlanmalıdır”

Her çocuğun uyum sürecinin birbirinden farklı olduğu ve çocuğun mizacına uygun bir yaklaşımın belirlenmesi de unutulmamalıdır. Ebeveyn, okul psikolojik danışmanı ve öğretmen iş birliği ile çocuk kısa süre içinde okula uyum sağlayacaktır. Tüm bu önerileri uygulamanıza rağmen okula uyum problemi uzun süredir devam ediyorsa okul psikolojik danışmanının yönlendirmesiyle bir uzmandan yardım almanız uygun olacaktır.